İtalya Gezisi – Ekim

Seyahatimiz saat 06:00’da İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Terminali THY kontuarları önünde buluşmamızla başlıyor. Bagaj ve pasaport işlemlerimizin ardından Türk Hava Yollarının TK1321 sefer sayılı uçağı ile saat 09:10’da Milano’ya doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2,5 saatlik bir uçuşun ardından saat 10:00’da Milano Havalimanına iniyoruz. Bizi bekleyen otobüsümüze binip Bologna şehir turumuza başlıyoruz. Pasajları ve galeri şeklindeki sokaklarıyla ünlü Bologna'da Piazza Maggiore (Büyük Meydan), meydanın bir tarafında bulunan ve Avrupa'nın en büyük katedrallerinden birisi olan San Petronio Bazilikası, belediye binası, hemen arkasında bulunan Neptün Çeşmesi, Eski Borsa Binası, Enzo Sarayı, Bologna’nın simgeleri haline gelen Garisenda ve Asinelli kulelerini görüyoruz ve ardından Milano'ya doğru yola çıkıyoruz: Modanın, alışverişin ve iş dünyasının başkenti Milano'da Sforzesco Kalesini görüp yürümeye başlıyor, Dante caddesinden geçerek La Scala opera binasını dışarıdan görüyor Galleria Vittorio Emenule II alışveriş merkezine geliyoruz. Hemen yanında ise dünyanın en büyük ve etkileyici katedrallerinden birisi olan Milano Katedrali var. Akşam yemeğine kadar serbestiz. Yemeğimizi aldıktan sonra otelimize geçiyoruz.

Otelimizdeki kahvaltıdan sonra yola çıkıyor ve Kuzey İtalya'nın en güzel göllerinden birisi olan Garda gölünün kenarındaki Sirmione kasabasında bir mola veriyoruz. Küçük, şirin ve sakin bir kasaba olan Sirmione dondurması ile meşhur bir yer. Yola devam ederek geçmiş dönemde Venedik'e bağlı bir düklük olarak yönetilen Verona şehrine gidiyoruz. İtalya'nın en nezih kasabalarından birisi olan Verona'da Kolezyumdan sonraki en büyük arenayı, yüzyıllardır bir pazar yeri olarak kullanılan Erbe Meydanını, Scaligero ailesinin ilginç mezarlarını görecek, taş, mermer ve granit döşeli sokaklarda yürüyecek, Shakespear'e tarihi Romeo ve Jüliet romanını yazmak için ilham olmuş Jülliet'in evine gideceğiz. Verona'dan sonra durağımız Avrupa'nın en eski botanik bahçesine ve İtalya'nın en eski ikinci üniversitesine ev sahipliği yapan Padova kasabası. Oval yapıda inşa edilmiş su kanalı etrafına sıralanmış heykelleriyle Prato della Vella Meydanı, Senyörler Meydanı, Ragione Sarayı, saat kulesi gibi yerleri gördükten sonra Venedik'e doğru devam ediyoruz. Otelimize yerleşip akşam yemeğimizi alıyoruz.

Kahvaltıdan sonra Venedik şehrine doğru hareket ediyoruz. Venedik kenarına vardığımızda bizi bekleyen Vaporetto’ya biniyor ve yaklaşık 20 - 25 dakikalık keyifli bir yolculuk sonra Venedik adasında San Marco Meydanı'na geçiyoruz. Meydanda San Marco Bazilikası'nı (bu kilisesinin İstanbul ile de özel bir ilişkisi vardır), Dükler Sarayı, Dandola Sarayı, Ahlar Köprüsü, Büyük Kanal üzerinde inşa edilmiş olan zarif Rialto Köprüsünü görüyoruz. Sonrasında deniz tabanına çakılmış olan kazıklar üzerine kurulan Venedik şehrinin tadını çıkarmanız için serbest zamanınız olacak. San Marco Meydanı'nın meşhur kafelerinde oturabilir, kanallar arasında gondola binebilir, dar sokaklarında yürüyüp alışveriş yapabilirsiniz. Venedik'ten sonra  akşam üstü konaklayacağımız Floransa'ya geliyor ve otelimize yerleşiyoruz.

Kahvaltıdan sonra ilk olarak yaklaşık 90 km uzaklıkta olan, dünyanın en ünlü kulelerinden birisine ev sahipliği yapan Pisa şehrine gidiyoruz. Aslında bir mimari hata sonucu eğilmiş olsa da bu haliyle şehrin sembolü olan ve UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan Pisa Kulesi, hemen yanındaki Pisa Katedrali ve Vaftizhanesinin olduğu Mucizeler Meydanını görerek Floransa'ya geri dönüyoruz. Sanatın, rönesansın ve estetiğin şehri olan Floransa'da zarif Santa Maria del Fiore Katedrali ve vaftizhanesi, Senyörler Meydanı, Vecchio Sarayı, Uffizi Sarayı, şehrin ortasından geçen Arno Nehri üzerine inşa edilmiş, üstünde hala çalışan dükkanlar olan Vecchio Köprüsü, Santa Croce Bazilikası gibi simge yapıları ve eserleri görüyor, Michelangelo Tepesinden Floransa'yı seyrederek güneşi batırıyoruz. Bu gece de Floransa'dayız.

Otelimizde alacağımız kahvaltıdan sonra Toskana'dan geçip Lazio Bölgesine doğru yola çıkıyoruz. İlk durağımız yaklaşık 1 saat uzaklıktaki San Gimignano kasabası. 12. ve 13. yüzyıllarda yapılmış olan kuleleri ile Orta Çağ’ın Manhattan’ı olarak olarak adlandırılan, etrafı surlarla çevrili ve çok iyi korunmuş olan bu şehri gezerken kendinizi Ortaçağ gezgini gibi hissedeceksiniz. Sonraki durağımız yaklaşık 40 km uzaklıktaki eski şehir merkezi UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan Siena şehri. Dünyaca ünlü at yarışlarının yapıldığı tarihi Campo Meydanı, Siena Katedrali (Duomo), San Domenico Bazilikası ve Siena'nın tarih kokak sokaklarını göreceğiz. Yola devam ediyor ve yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta bulunan, merkezine füniküler ile çıkılan, daracık sokakları, taş binaları ve katedrali ile meşhur bir Ortaçağ dağ kasabası olan Orvieto'ya varıyoruz. Orvieto'dan sonra istikametimiz Roma.

Bugün tüm gün Roma'da olacağız. Otelde alacağımız kahvaltının ardından  ilk durağımız Hristiyanlık dininin Katolik mezhebinin yönetim merkezi ve bağımsız bir devlet olan Vatikan. Papanın ayinleri yönettiği meşhur meydandan geçip dünyanın en büyük bazilikası olan Aziz Petrus Bazilikası'nı ziyaret ediyoruz. Vatikan'dan sonra artık "Urbs Caput Mondi" yani “Dünyanın merkezindeki kent” olarak adlandırılan Roma'yı gezmeye başlıyoruz. Her mevsim milyonlarca turisti kendine çeken Roma'da şehrin sembolü haline gelen, Roma İmparatorluğu boyunca gladyatör dövüşlerine ev sahipliği yapmış ve dünyanın 7 yeni harikasından birisi kabul edilen Kolezyum'u dışarıdan görüyoruz. İmparatorluk zamanında şehrin tören merkezi olan Roma Forumu, Aşk Çeşmesi olarak da anılan efsanevi Trevi Çeşmesi, sokak sanatçılarıyla meşhur İspanyol Merdivenleri, dünya üzerinde pek çok dini yapıya ilham olan Pantheon (Tanrıların Tapınağı), Popolo ve Navona meydanları göreceğimiz yerler arasında. Sonrasında Roma'yı dilediğinizce keşfetmek için serbest zamanınız olacak. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.

Otelde alacağımız kahvaltının ardından ilk olarak efsanevi antik kent Pompei'ye gidiyoruz. M.S. 79 yılında Vezüv Yanardağı'nın patlamasıyla lav, kül ve toz yığını altında kalan, hayatın bir anda durduğu bu antik kentte yapılan kazılar ile pek çok yapı olduğu gibi ortaya çıkarılmıştır. Etkileyici Pompei ziyaretimizden sonra Napoli şehir merkezine geliyor ve şehri gezmeye başlıyoruz. İtalya’nın 3. büyük şehri olan ve Margerita Pizza'nın anavatanı Napoli’de kendine has dokusu olan Centro Storico sokaklarında dolaşacak, Kraliyet Sarayı, San Carlo Tiyatrosu, San Francesco Di Paolo Kilisesi ve Plebiscito Meydanını göreceğiz. Belirlenen saatte buluşma ve Napoli Havalimanı’na doğru yola çıkacağız. Türk Havayollarının TK1880 sefer sayılı 19:45 uçağı ile İstanbul’a hareket. Varış saatimiz 23:10.